Frankfurt Türk Cami Dernekleri Çalışma Birliği koordinatörü Dr. Hüseyin Kurt´un yönettiğii toplantıda, ana konuşmacı olarak davet edilen dışlanmave ceza hukuku alanlarında uzmanlaşmış avukat Dr. Dr. Seyed Shahram Iranbomy, uzun yıllardır başarıyla icra ettiği avukatlık mesleği çerçevesinde adalaeti tesis etmekle yükümlü olan mahkemelerde insanların yeterli Almanca bilmedikleri için karşılaştıkları, dışlanmaya varan, sorunlar hakkında detaylı bilgiler verdi. Almanca bilmeyen çok sayıda yabancı göçmenin, daha mahkemeye ilk müracatta, Almanca bilmedikleri için müracatlarının kabulu, maddi imkanları olmadığı için mahkemece verilen ücretsiz danışma belgesi almakta dahi büyü sıkıntılar çekerek, hukuki haklarını arama safhasında ciddi dışlanma ile karşı karşıya kaldıklarını söyledı. Dr. Dr. Iranbomy, başta sığınmacı olmak üzere çeşitli nedenlerle gelen yabancıların Almanca öğrenmelerinin gerektiği şekilde teşvik edilmediğinı ve bunun sonucu adeta domina taşları gibi hayatın bir çok safhasında insanların yabancı olmaları ve yeterli Almanca bilmemeleri nedeniyle dışlanmaya maruz kaldıklarını ve haklarını aramakta ve almakta büyük zorluklarla karşılaştıklarını belirtere,, buna karşı yapılacak çalışmalara imkanları çerçevesinde destek vermeye hazır olduğunu söyledi.
Dr. Hüseyin Kurt, kendi biyografisinden örnek vererek, yabancı çocukların okullarda hala eğitim´de şans eşitliği ilkesinden tam olarak yararlanamadığını, 1970´li yıllarda başlayan eğitim hayatında karşılaştığı tüm zorluklara rağmen başarıyla bitirdiği akademik eğitimini Hessen eyaleti hükümeti´nin uyum alanında kilit bir makamdaki üst düzey yetkilinin kendisini o dönemki Alman egitim sisteminin istenmeyen bir „yan ürün“ olarak nitelediğini söyledi. Söz konusu üst düzey bürokrat, o dönemde Alman eğitim sisteminin amacının 1960´lı yıllarda Almanya´ya yabancı işçi olarak gelenlerin çocuklarına akademik eğitim vermek olmayıp, anne babalarının yapmakta olduğu, akademik eğitim gerekmeyen, Almanların yapmak istemedikleri zor, saglıga zaralı, maaşı düşük işleri Almanca bilen, herhangi bir meslek öğrenimi için diploma almış eleman olarak, iş alanlarında istihdem etmek olduğu belirtti. Dr. H. Kurt günümüzde hala, yabancı kökenli çocukların Gymnasium´a gitmeleri ve akabinde akademik eğitim görmelerinin aktif olarak olarak teşvik edilmeyip bunun yerine daha çok meslek öğrenmelerinin teşvik edilmekte olduğunu söyledi.
Toplantıya iştirak eden diğer katılımcılarda konu ile ilgili fikir ve yapıçi önerilerini dile getirdiler. Dışlanmaya karşı ne yapılabileceği konsunda yapılan müzakerede, dışlanmaya karşı insanların kendi anadillerinde dertlerini anlatabilecekleri danışma birimleri oluşturulması ve bu birimlerin diğer sosyal hizmetlerin yanında bir „Familienzentrum – Aile Merkezi“ çatısı altında biraraya getirilmesi fikri ağır bastı.
Toplantı ile ilgili genel bir değerlendirme yapan Dr. H. Kurt, katılımcılardan konuya gösterdikleri ilgiye, ev sehipliği ve verilen ikram için Niederrad Camii yönetim kurulu üyesi Tuğsan Talaysüm´e teşekkür etti. Dr. H. camiler birliği olarak katılımcılardan, bu formatta toplantıların devam etmesi konusundan sinyal aldıklarını ve benzeri içerikte ve amacı dışlanma ile mücadele etmek ve dışlanmaya karşı nasıl yapılanma yapılabilir ne gibi hizmetler üretibilir gibi konuların tartışılacağı etkinlikleri gelecektede düzenlemeyi planladıklarını söyledi.
