Dilimiz Türkçenin zenginliğini ve köklü kimliğini korumak amacıyla her yıl iki farklı tarihin özellikle hatırlatılmasına çok ihtiyacımız vardır.
26 Eylül 1932’de Dolmabahçe Sarayı’nda Birinci Türk Dil Kurultayı yapılmış, dokuz gün sürmüş ve bütün oturumlara Gazi Mustafa Kemal Atatürk katılarak bildirileri dinlemiştir. Türk dilinin dünya dilleri arasındaki yerinin belirlenmesi, köklerinin araştırılması, Türkçe lehçe, şive ve ağızların bilimsel yöntemlerle incelenmesi için Türk Dil Kurumu kurulmuştur.
13 Mayıs 1277’de Karamanoğlu Mehmet Bey’in fermanıyla, “Bugünden itibaren divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste ve meydanlarda Türkçeden başka dil konuşulmayacaktır.” denmiştir. Türkçenin devlet dili olarak kullanılmasını emreden bu ferman, Türk diline dair verilmiş en cesur kararlardan biridir.
Peki, neden iki ayrı tarihte Türk Dil Bayramı kutlanır?
• 26 Eylül, kültürel bir bilinçle halkın Türkçeye sahip çıkma çağrısının başladığı gündür.
• 13 Mayıs, Türkçenin siyasi iradeyle devlet dili olarak ilan edildiği gündür.
Bu iki tarih, tek bir ruhun –Türkçeye adanmışlığın– ifadesidir. 300 milyon Türkçe konuşan insanın birlik ve bağlılığının, Türkiye’ye geçmişten bugüne bir köprü olduğunu göstermektedir.
26 EYLÜL VE 13 MAYIS TÜRK DİL BAYRAMI KUTLU OLSUN!
MEHMET ŞAŞMAZ
















