Camiler Birliği Koordinatörü Dr. Hüseyin Kurt tarafından moderatörlüğünde, panel formatında gerçekleşen etkinliği çoğunluğu kadın çok sayıda katılımcı interaktif ve ilgiyle sonuna kadar takip etti.
Dr. H. Kurt kendi biyografisi/ailesinden örnekle başladığı açılış konuşmasında 1970-80’li yıllarda Anadolunun mütedeyyin kırsal alanında sosyalleşmiş bir ailenin bir anda Avrupa’nın ortasına gelmesi ve bu nedenle o dönemin şartlarında ailevi uygulamalara 2024 yılı kadın hakları perspektifinden bakıldığında, kadınlarımıza bir çok alanda haksızlık yapıldığının anlaşıldığını tesbit ederek, camiler birliği olarak günümüzün aktuel sosyal konularına el atarak, Uluslararası Kadınlar Günü münasebetiyle bir etkinlik düzenleme kararı aldıklarını söyleyerek, katılımcılara etkinliğe teşrifleri için teşekkür etti.
Etkinliğe teşrif eden İlahiyatcı Gonca Aydın ve Mustafa Cimşit, İslam öncesi kız çocuklarının diri diri gömüldüğü kandınların adeta bir meta/eşya gibi görüldüğünü, İslam dininin bu insanlık dışı adetlere son vererek, kadınlara gereken değeri verdiğini belirterek, günümüzde yanlış anlaşılan ve uygulanan ve İslama maledilen kadınların mağdur edildiği çok evlilik ve benzeri uygulamalara açıklık getirdiler. M. Cimşit kendi kurumundan örnekle, çalışma hayatında kadınların özel durumlarını dikkate alan iş organizasyonu uygulaması hakkında kısa bilgi verdi.
Eğitimci ve Hessen Eğitim Bakanlığı velileri bilgiliendirme amacı olan „Elan Projesi“ multiplikatörü Aygül Klein, eğitimli bir aileden gelmesinin sağladığı avantajdan bahsederek, bir kadın olarak ciddi bir haksızlığa uğramadığını, ancak günümüzde kadın olmaktan çok yabancı olarak bilhassa eğitim alanında kendi çocklarında dahil hakızlıklara şahit olduğunu söyledi. Kadın hakları alanında son yıllarda bir takım iyileştirmeler olsada, günümüzde bilhassa iş hayatı ve çalışma alanında kadın hakları açısından örnekler vererek hala ciddi haksızlık ve eşitsizler olduğunu söyledi.
Avukat ve Frankfurt Yabancılar Meclisi ayrımcılıkla mücadele sorumlusu Dr. Dr. Sayed Shahrem Iranbomy, yaptıgı kısa konuşmada bir hukuksal açıdan konuya yaklaşarak, avukatlık görevi çerçevesinde çalışmalarından örnekler vererek, hukuk alanıda olmak üzere Alman olmak kurumlarının dini ve kültürel hassasiyetler konusunda yeterli/gerekli bilgi, tecrübe ve anlayışa sahip olmamaları nedeniyle, Almanya‘da yaşayan yabancı kökenli insanların ciddi mağduriyet ve hak kaybı ile karşı karşıya kaldıklarını, gereksiz yere ailelerin parçalandığını bundan da kadınlar olduğu kadar bir aile reyisi olarak erkeklerin de mağdur edildiğini söyledi. Buna karşı demokratik yollardan mücadele edilmesi gerektiğini söyleyen Dr. Dr. Iranbomy bu konuda katılımcılardan destek istedi.
Sadece panelistlerin değil katılımcılarında kopmpedan sahibi olduğu ve zaman zaman neşeli ve dürüst tartışmalar yaşanan etkinlik ev sahibi Niederrad Mevlana Camii Yönetim Kurulu üyesi Tuğsan Talaysüm’ün uzman konuşmacı A. Klein ve Dr. Dr. Iranbomy’a hediye takdimi ile sonra erdi. Katılımcılar etklinlik ile ilgili memnuyietlerini dile getrierek, camiler birliğinden bundan sonrada bezeri etkinlikler yapması arzularını dile getirdiler.
