BEY MAHALLESİNDE

Bir rüya mı yoksa yârdan uzak kâbus mu ah bir bilsem, yağmur bu geceyi seçmişti yağmak için, sanki yüreğime yağıyordu. Yalnız, sessiz, yorgun bedenimi suluyordu, o suladıkça filizlenen aşk daha da büyüyordu ruhumda, her gün yürüdüğüm sokaklar olduğundan daha dar geliyordu.

Sen benim anlaşılmaz halimi anlamayan,

Sen fırtınaları gözlerinle koparan,

Sen Mevla’mın en güzel öğretisi, AŞK

Ben bırak ta dergâhına varayım,

Ben uzaktan uzağa da olsa seni göreyim,

Ben o şehri terk etiğinde nefesini alayım.

Karanlıkta yağmura karışan gözyaşlarımı gören olmuyordu, suskundum sessizdi çığlıklarım, bu şehri çok seviyordum; seni sevdiğim kadar seviyordum.

Ah benden aldıklarını umursamadığım Gaziantep,

Tarih kokan her taşına canım veririm,

Sessiz çığlıklarımı bari taşın toprağın anlasın,

Ne olur çağır sevdiğimi bu gece misafirin olsun.

Benim kadar kederliydi bu şehir, ufak adımlarla yürürken bey mahallesinin acılarıma suskun tarih kokan evlerine haykırdım yağan yağmura aldırmadan.

Bir canımı mı barındıramadınız?

Biliyorum, sayısız aşklara yuva oldunuz,

Binlerce yıl acılara sevinçlere ortak oldunuz,

Benim sevdam size çok mu ağır geldi?

Taş duvarlar üzerime üzerime devriliyordu gökyüzü karanlık perdesini çekerken yeryüzüne, yalnız sırılsıklam vücudum ışıkları yanan kâffeye takıldı. Üşüyen bedenimi sürükleyip küçücük tabureye oturdum.

Önüme bırakılan kahveyi yudumlarken, gözlerim pencereden birlikte gezdiğimiz sokakta yalnız başına dolaştı. Oyuncak müzesinde seninle çocukluğumuzu tekrar yaşadım, atamın döşeğinin başında birlikte gözyaşlarına boğulduk, sinema sokağında sarılarak hüzünlü sahnelere ağladık, yüzyıllardır ayakta dimdik kalan duvarlara sırtını dayayan sahaf tezgâhlarında tarih kokan kitap sayfalarını heyecanla karıştırdık, mutluydum bu şehirde yaşlandığım için.

Yokluğunla irkildim masamda yalnızdım yüreğim daraldı sana kızamıyordum bu şehri terk ettiğin için. Tarih kokan bu sokaklar da benim kadar sensiz ve üzgündü.

Bu şehri sen de çok seviyorsun,

Bir gün gülümseyerek döneceksin

Tarihin orta yerinde

Kokunu içime içime çekeceğim.

Bekliyorum sevdiğim,

İnan bu güzel şehir de seni bekliyor.

Müslüm Taş