SİZİN HİÇ CANINIZI ACITMIYOR MU?
Aslında çok üzüldüğüm bir konu var.
Ne zamandır yazayım diyordum, bu haftaya kısmetmiş.
Diyorum ki, insanlarımız güzelim köylerini bırakıp neden şehirlerin yolunu tutuyor?
Tertemiz havayı solumak varken, tarladan sofraya gelen ürünlerle sağlıklı beslenmek dururken, şehirlerdeki karmaşanın içine neden bu kadar istekli şekilde koşuldu?
Bir zamanlar ülkemiz nüfusunun çok büyük bölümü köylerimizde yaşarken, son yıllarda durum niye tam tersine döndü?
Özellikle köylerimizdeki gençlerimizi niye tutamadık?
Neden doğup büyüdükleri toprakları terketmek istemeyen yaşlı insanlarımızdan ibaret kaldı köylerimiz?
Her birinin adı neden şehirlerdeki gibi mahallelere dönüştürülerek sıradanlaştırıldı?
Köy gibi nostaljik bir isimden vazgeçilerek ve içinde bir çok yaşanmışlığı barındıran bir yerleşim yerinin adı mahalle yapılarak, aslında ne amaçlandı?
Gördüğümüz gibi sorular çok ve daha da arttırılabilir.
Bu kadar çok sorunun yanıtı da çoktur sanılır değil mi?
Hayır aslında bütün soruların tek bir yanıtı var.
Toprağı değersizleştirip tarımı öldürmelerinin sonucudur, cevabı aranan soruların bu kadar çoğalması.
Tarım ürünleri kendi kendine yeten bir ülke değil miydik biz?
Mahsülü bol, ürünü zengin, sebze meyvesi rakipsiz bir toprağımız yok muydu?
Ne oldu da bu hallere düştük?
Tarım ürünlerinin, hem de verimli tarlalarımızda en kalitelisi yetişen tarım ürünlerinin pek çoğunu, bugünlerde dış ülkelerden satın alıyor oluşumuz sizin hiç canınızı acıtmıyor mu?
Tabi ki acıtıyor, her birimizin ülkemiz adına bu konuda büyük üzüntü yaşadığını düşünüyorum.
Bugünlerde sürekli değişen raflardaki etiket fiyatlarını gördükçe, zam üstüne zam gören temel gıda maddelerini satın alabilmenin giderek zorlaştığını görünce içimizin çok daha karardığının da farkındayım.
Pandemi sürecinin, tarımın öneminin çok daha fazla anlaşılmasını sağladı diye düşünmek istiyorum.
O nedenle de kendi adıma, ülkemiz yöneticilerinin, yüzlerini yeniden toprağa dönmelerini bekliyorum.
Ben şahsen bu sıkıntılı günlerin hiç olmazsa böylesine büyük bir yanlıştan dönülmesini sağlayabileceğine inanıyorum.
Kim bilir bu şekilde belki de tarihin akışı değiştirilebilir ve yeniden şehirlerden köylere bir geri dönüş akımı bile başlatılabilir.
Her şey toprağın değerinin ülkemizde yeniden keşfedilmesiyle başlayacak ve tepeden tırnağa büyük bir dönüşüme imza atılabilecektir. Toprağa dönüşle birlikte tarımın önemini yeniden keşfetmek, ülkemizin kaderinin olumlu anlamda değişmesini sağlayacaktır.
Buna gönülden inananlardanım.
Mutlu bir hafta dileğiyle, sevgiyle kalın…