‘Hayatın içinde her şey var’ ne kadar doğru bir söz değil mi?
Evet hayatın içinde her şey var; acısı tatlısı, kışı, baharı...
Bu sözün sahibi Gazeteci büyüğüm, ağabeyim, Almanya Yeni Posta Gazetesi Magazin Direktörü Orhan Kurter'e ait.
Hayat bir sahneyse, biz de oyuncularız aslında; içine karakter kattığımız, ruh kattığımız, vizyon kattığımız...
Oynarken de kendimizi hiç beğenmez, en çok da kendimizi eleştiririz.
Değerlerdir, olgunluktur, bazen de kendini karşı tarafın yerine koyabilmektir hayat.
Bazen ise bir cümle hayatını baştan aşağı değiştirebilir ama en kötüsü de duygusunu yitirmiş ilişkiler değil midir?
Sevgiden yoksun, hissizleşme hali yani...
O nedenle hayatı akışına bırakmak lazım bazen, her şeyin üstesinden gelemezsin, üstüne de gidemezsin...
Bazen de doluya koysan olmaz, boşa koysan dolmaz
Hayatın kendisi bir okul değil mi, hiç bitmeyen, tatili, diploması olmayan?
Yaktığın limanlarda gemilerini yüzdürmektir hayat bazen...
Kırılma noktalarımız yok mu, hep var, pes etmek niye?
Sevmek lazım çiçeği, böceği, güneşi sorgulamadan, yeter ki sevmek iste.
Bazen açılmak ister yürek enginlere, ufuklara, güneşin güzel doğduğu yerlere...
Bazen valizinde hatıralar, zulanda sevdalar, avuçlarında umutlar, yine yeniden başlamalı hayata...
Bir şarkının nakaratıdır diline dolanan, bazen çalar hiç bilmediğin enstrüman.
Hayat senin, sahne senin, ister vals yap, ister tango, ister flamingo ya da Rock’n Roll, sahne senin dedim ya...
Evet, hayatın içinde her şey var ama içine ne katmak istersen onu katabilirsin.
İster aşk, ister roman, ister yalan. En çok da sen olmalısın içinde, ya da bir yerlerinde, belki de tam ortasında, en merkezinde...
Derler ya çok gezen mi bilir, çok gören mi, çok yaşayan mı?
Aslında çok seven bilir...
Hayatın ta kendisi değil mi sevmek; adına ne dersen de, ister aşk, ister sevgi, ister umut...
Bazen de hükümsüzdür sözler ama yine de tutmalı, ya da bir ömür susmalı; bazen ise hayat sınavını zordur geçmen, yine de gerekir bir yol seçmen...
Hatalarındır gelen zaman zaman aklına, canını acıtır ara ara, hata işte başı sonu olmayan bir yol; hayat yolu, uzun ince bir yol...
Yedi tepeli İstanbul gibi yokuşlu, inişli, çıkışlıdır hayat...
Buz dağının arkası gibi ya da kuzey kutupları gibi kalbini üşütse de, ellerin buz kesse de; hep bahar bahçe değil kışı, ayazı, hatta fırtınası, boranı da olandır hayat...
Mutlu bir hafta sonu dileğiyle, sevgiyle kalın...