SADAKAT MI ?, MERHAMET Mİ ?

Siyaset her geçen gün tıkanıyor. Siyaset halka hizmet aracı olmaktan çıktı. Kişilerin ve grupların menfaat kapısı haline geldi.Menfaat çeteleri partileri eritmeye devam ediyor. Siyasetin, dolayısıyla demokrasinin önü her geçen gün tıkanıyor. Böylesi bir ortama alışık olmayan Türk toplumu bu tabloya ve siyasi ortama ne kadar dayanır bilemiyorum...

Geçmişte bunları hep gördük ve yaşadık. Partiler, düşünceye ve emanete sadakat kaybolduğunda, kişi menfaatleri öne çıktığında erimeye başlar. Günümüzde her parti bu dönemi yaşıyor..Siyaset kavga ve öfke üzerine yapılıyor.

Parti sevgisi, sadakati masal oldu. Milli birlik ve beraberliğimiz ilk kez bu kadar yara aldı. Milleti bu kadar ayrıştırdılar. Seçmen de taban da genel merkez kararlarına karşı isyanları oynuyor. Demokrasi, parti merkezlerinin milletin önüne koyduğu al şu yemeği ye uygulamasına dönüştü.  Milli irade rafa kalktı... 

Millet kararı, yerini merkez kararlarına bıraktı. Ülke menfaatleri, siyasi parti menfaatlerinin gerisinde kaldı..Parti sadakati yerini kişi menfaatlerine bıraktı.

Bu böyle gitmez. Bu gelişmeler demokrasimizin yeni bir parti doğurmasına neden olacak mı ?. Onu da 31 Marttan sonra göreceğiz. Seçmenler, hayretler içinde olanları izliyor. Siyasetin ve siyasetçinin her geçen gün güven kaybettiğini maalesef görüyoruz..Partilerde sadakat bitmiş, menfaat pazarına dönmüş. Parti sevdası ile partilerine bağlı olanlar cüzdanları dolu olmadığından itibar görmüyorlar...

Yapacak bir şey yok... Bugünün geçerli akçesi maalesef bu.

TARİHDEN DERS ALMIYORUZ.

Ortadoğu‘daki gelişmelere siyasi görüşlerimizin üzerinden milli görüş ile bakmamız gerekiyor. 20 yıl önce Irak‘ı Amerika şıkıştırırken, Irak; ‘Amerika ülkemizi istila ediyor‘  demişti..Çoğu  ülkeler (Türkiye‘de dahi) bu çığlığa kulak tıkamıştı. Sonunda neler oldu ?.

Amerika destekli PKK, Saddam‘ın nükleer silahı var bahanesi ile milyonlarca Iraklıyı öldürüp, Irak‘ı perişan etmedi mi ?. Irak devletini kabile devleti haline getirmedi mi ?

5 yıl önce Suriye‘de huzursuzluk mu vardı ? Amerika Türkiye‘yi de kullanıp PKK‘yı harekete geçirdi..Suriye‘yi iç savaşla bugünkü hale getirdi..Bunları millet olarak iyi görmemiz ve siyasetin kısır çekişmelerinden kendimizi çıkarmamız gerekmiyor mu ?

Amerika‘nın açık açık ifade edemediği tek hedefi Ortadoğu‘da bir Kürdistan devleti kurmak değil mi ?. Türkiye stratejik ortağımız diyor. Ebedi dostumuz diyor ama Amerika stratejik düşmanımız gibi hareket ediyor. Amerika bugüne kadar 80 ülkede ihtilal planlaması yapmış, 12 ülkede bunu başarmış.

Buraya kadar yazdıklarımdan Amerika‘nın ülkemizi bir iç kargaşaya doğru götürmek isteği anlaşılmıyor mu? Bunları niye görmek istemiyoruz? Niye iç siyasette birbirimizle dalaşmakla vakit kaybediyoruz ? Bunu da anlamak mümkün değil.

Kudret Erdem

Sosyal Danışman ve Yazar

OKURLARIMIZDAN GELEN SORULAR VE CEVAPLARI

Nidernberg :  Muşlu Mehmet

SORU:

Almanya‘da yaş haddinden, Türkiye‘den de borçlanarak emekli oldum. Almanya‘da yaşamaya devam ediyorum. Türkiye‘deki Sosyal Güvenlik Kurumu‘na sağlık karnesi için başvurduğumda ‘Almanya‘da ikamet ettiğiniz için vermeyiz“ dediler. Bu uygulama doğru mu?

CEVAP.

Uygulama doğru. Sosyal Güvenlik Kurumu‘nun size verdiği yanıt doğru. İki ülke arasındaki sosyal güvenlik sözleşmesi uyarınca, emekli kimse hangi ülkede yaşıyorsa, sağlık harcamaları da o ülkedeki sosyal güvenlik kurumu veya sağlık sigortası karşılamakla yükümlü.

Yılın altı ayından fazla bir süre Almanya‘da ikamet ediyorsanız,Türkiye‘den sağlık karnesi alamazsınız. Türkiye‘ye gittiğiniz dönemlerde Alman emeklilik kurumundan alacağınız Yurtdışı Sağlık Bakım Karnesiyle acil tıbbı muayeneleri olabilirsiniz. Yurda kesin dönüş yaparsanız o zaman Türkiye‘de sağlık karnesi çıkartabilirsiniz.

DARMSTADT.  İsmet Çatalcan.

SORU:

56 yaşındayım, Türkiye‘den emekli olacağım. Aylığımı Almanya‘ya bildirmek zorunda mıyım ? Çalışmama burada devam edebilir miyim ? Almanya‘da emekli kasasında birikmiş sigorta paramı toptan almak istiyorum. Bunu nasıl yapabilirim ?

CEVAP:

Yılın yarısından fazlasını Almanya‘da yaşıyorsanız, o zaman Türkiye‘den bağlanacak emeklilik gelirinizi Alman maliyesine beyan etmeniz gerekiyor. Bunu da yıllık vergi denkleştirmenizde bildirmelisiniz. Borçlanarak emekli olduktan sonra yurtdışında tekrar işe başlamanız veya ikamete dayalı yardım almanız halinde aylığınız kesilir.

Alman Emeklilik Kurumu‘nda biriken ve çalışanın payına düşen primleri geri almak için,Türkiye‘ye kesin dönüş yaptıktan sonra 2 yıl bekleyip, daha sonra Sosyal Güvenlik Kurumu üzerinden başvurarak Alman  Emekli Kurumu‘ndan prim iadesi talebinde bulunabilirsiniz.

DANIŞMAN KUDRET ERDEM‘İN NOTU:

Sevgili okuyucularım, biliyorsunuz Almanya‘da emekli olmak uzun bir zaman gerektiriyor ve göründüğü gibi de kolay değil. Erken emekli olanlar maaşı az olduğu için hakkı olan Sosyal Yardıma müracaat ediyor, burada da bir takım zorluklarla karşılaşıyor. Sizler için en iyisi Türkiye‘den borçlanarak emekli olmaktır.

AYRICA: Döviz karşılığında emekli olmak için SSK‘ya ödemiş olduğunuz meblağın bir kısmını yıl sonunda gider göstererek vergi dairesinden geri alma hakkınız var.

Gazeteniz AVRUPA-OLAY, bu konularda ücretsiz olarak sizden gelen soruları da

cevaplıyor.

Gösterdiğiniz ilgiye teşekkür ederiz.

Sosyal Danışman

Kudret Erdem.

Dieburg. Telefon-06071 / 24398. Heran bizi arayabilirsiniz.