‘’Ruhumuzda Hissettiğimiz Sarsıntılar’’

Kübra Keçeci

12-02-2023 22:39

 

 

Kelimelerin anlamını yitirdiği, zaman zaman nefes almakta dahi zorlandığımız, zorun da ötesinde, acının en derinini kalbimizde hissettiğimiz dönemlerden geçiyoruz…

Birçok kişinin içten içe, afet bölgesinde bulunarak destek olma isteği fakat ulaşamamanın verdiği çaresizlik duygusu bir yana, yardım etmeyi istemek, yardım edilmiş olunsa bile; sanki orada olmadığı için eksik hissedilmesi diğer bir yana… Günlerdir karmakarışık duyguların içerisinden geçiyoruz toplum olarak. Her ne kadar bu durum bizleri acıyla kaplamış olsa da, enkaz altından bir birey kurtarıldığında sevinç, kurtarılmayı bekleyenler için umut, hatta yemek yediği, uyuduğu, kendi evinde olduğu için utanç ve suçluluğun yanında daha nice hüzün, kızgınlık, şaşkınlık gibi birçok duygu bir anda yaşandı ve yaşanmaya devam ediyor. Bunda en çok payı olan başlıca faktörün, afete dair maruz kalınan resimler, videolar ve haberler olduğu karşımıza çıkıyor. Kişiyi duygusal yorgunluğa iten bu durum, onun psikolojisini ve günlük yaşamını negatif yönde etkileyebiliyor, çünkü travma bulaşıcıdır…

Travma, yaşanılan afetin canlılar için kaçınılmaz sonucudur. Sadece direk yaşayan değil, çeşitli yollarla (görüntü vs.) afet görüntülerine tanık olan kişiler de psikolojik olarak etkilenebiliyor ve pek çok kişi için travmatize edici olabiliyor. Kişinin yaşamış olduğu bu durumu psikolojide ‘ikincil travmatik stres’ olarak adlandırıyoruz.

İkincil travmatik stres, başka bir insanın başına gelen travmatik olayla alakalı bilgi edinme sonucunda doğal olarak ortaya çıkan duygu ve davranışları içerir ve kurulan derin sempati, şefkat ve hüzün duygularının gelişimiyle, kişiye sanki bizzat orada bulunmuşçasına stres belirtileri yaşatır. Bu belirtilerin başlıcaları ise; umutsuzluk, öfke, kaygı, kopukluk, konsantrasyonda güçlük, suçluluktur. İkincil travmatik stres, enerjimizi düşüren, destek almamız gereken bir konudur. Uzak ya da yakın olsun insanın böyle bir olaydan etkilenmemesi mümkün değildir ancak bunu kontrol altında tutabilmek kişinin kendi elindedir. Burada daha da önemli değinilmesi gereken nokta, bizlerin tükenmeye, kendimizi tüketmeye değil, afeti yaşamış olanlar için ayakta durmaya ihtiyacı vardır. Çünkü deprem her ne kadar saniyeler sürmüş olsa bile, kişinin ruhunda ve hayatında etkisini uzun zaman sürdürebilecek bir yapıya sahiptir. Bu bir anlamda, sandığınızdan çok daha uzun süreli desteğe ihtiyacı olduklarını ifade eder, ki bu desteği verebilmek, kişinin odak noktasını kendisini travmatize ederek kaybetmemesinden geçmektedir.

Afetzedelere destek amaçlı bir şeyler yapmak istediğinizi, kalbimizin orayla bir attığını biliyorum. Biliyorum çünkü bir kaç saatte ne kadar hızlı organize olunup yardım eli uzatıldığına şahit olduk hep beraber ve bunları küçüğüyle büyüğüyle sizler yaptınız… Böyle durumlarda sakin kalınmalı demenin dile kolay olmadığını da biliyorum ancak başka türlüsünün onlara yardımcı olamayacağı, aksi durumlarda asıl noktaların görülmesinin, asıl yapılması gerekenlerden engellenebileceği unutulmaması gereken konular arasındadır. Biz duyarlı ve güçlü bir toplumuz ama bunun yanında duygusal da bir toplumuz. Böyle anlarda gücün duygusallığa yenik düşmesine izin verilmemesi gerekir, çünkü ailesini kaybeden çocukların, sevdiklerini, evini kaybeden insanların bizim gücümüze, desteğimize ihtiyaçları bulunur.

Çeşitli yardım çağrıları için oluşturulmuş gruplar arasında, destek mesajlarımıza karşı özelden şöyle bir teşekkür mesajı ile karşılaştım: ‘Allah sizlerin sayısını arttırsın’. Bunu, bu satırlara taşımamın sebebi, sayımızın az olmadığını bilmemden ve dolayısı ile bu mesajın sadece bana değil, acıyı kalbinde hisseden, maddi manevi destek olan ve bir şeyler yapmak için çabalayan sizlere de ait olması… Bundan dolayı eğer umutsuz bir şekilde hiçbir şey yapamadığını düşünüyor ve üzülüyorsanız, gücünüzün farkına varın derim. Çünkü her zaman, herkesin yapabileceği, katkı sağlayabileceği, belki sizin küçük gördüğünüz ve farkında olmadığınız ama onlara iyi gelebilecek muhakkak bir şey vardır. 

Depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar, destek vermek için orada bulunanlara güç kuvvet ve yakınlarını kaybeden herkese sabırlar diliyorum. Geçmişler olsun, başımız sağolsun Türkiye’m!

 

Sağlıcakla kalın,

Psikolog Kübra Keçeci

 

DİĞER YAZILARI UÇLARDA SÜRÜLEN YAŞAM; BORDERLINE 01-01-1970 03:00 ’’Panik Bozukluk’’ 01-01-1970 03:00 ‘Çocuklara Savaşı Anlatmak’ 01-01-1970 03:00 ÇOCUKLUK DÖNEMİNE DÜŞEN GÖLGE, ‘AKRAN ZORBALIĞI‘ 01-01-1970 03:00 YOL HİPNOZU 01-01-1970 03:00 YAS PSİKOLOJİSİ 01-01-1970 03:00 KIŞ DEPRESYONU’NA DİKKAT 01-01-1970 03:00 “Suça Değil, Sonuç`a Sürüklenmiş Çocuk” 01-01-1970 03:00 ’’Ayrılığın Gölgesinde Büyüyen Çocuklar’’ 01-01-1970 03:00 ÖNCE ÖĞRENCİ, ÖNCE VELİ DİLİ 01-01-1970 03:00 BAĞIMLI DAMAT, KURBAN GELİN 01-01-1970 03:00 ‘’Sizce Sevgi Ne Demek?’’ 01-01-1970 03:00 ÇOCUK PSİKOLOJİSİNDE ROLLERİN DEĞERİ 01-01-1970 03:00 PARTNERİMİZİ YETERİNCE TANIYOR MUYUZ? 01-01-1970 03:00 İlişkilerin Temeli; Güven 01-01-1970 03:00 DENTOFOBİ... 01-01-1970 03:00 RUH SAĞLIĞINIĞIZI KİME EMANET ETTİĞİNİZE DİKKAT EDİN 01-01-1970 03:00 KORONA ÖNCESİ VE SONRASI 01-01-1970 03:00 EVDE KAL, SEVDİKLERİNLE KAL… 01-01-1970 03:00